Dicle Üniversitesinde (DÜ) farklı dil ve lehçelerde tez yazılmasına olanak tanıyan düzenleme, akademisyen ve sivil toplum kuruluşları tarafından olumlu karşılandı.
Dicle Üniversitesinde (DÜ) farklı dil ve lehçelerde tez yazılmasına olanak tanıyan düzenleme, akademisyen ve sivil toplum kuruluşları tarafından olumlu karşılandı.
DÜ tarafından hazırlanan “Dicle Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” önceki gün Resmi Gazete’de yayımlandı.
Yönetmeliğin 7. maddesinde yer alan “Tezin yazım dili, takip ettiği programın öğretim dilidir. Ancak farklı dil ve lehçede ders verilen programlarda tez, ilgili dil veya lehçede yazılabilir. Bu durumda, tez danışmanının Yükseköğretim Kurumlarında Yabancı Dil Öğretimi ve Yabancı Dille Öğretim Yapılmasında Uyulacak Esaslara İlişkin Yönetmelik kapsamında aranan şartları sağlamış olması (merkezi sınavı yapılmayan dil ve lehçeler için bu şart aranmaz) gerekir. Tezin yazıldığı dilde savunulması zorunludur.” ifadeleriyle farklı dil ve lehçelerde tez yazılmasının önü açıldı.
DÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Yılmaz Demirhan, AA muhabirine, önceki yıllarda Diyarbakır, Mardin, Bingöl, Muş gibi bölgedeki illerin üniversitelerinde Kürtçe lisansüstü ve doktora bölümlerinin açıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda önemli bir adım atarak Türkiye’de bir tabuyu yıktığını belirten Demirhan, üniversitelerinde söz konusu alanda 2012’den sonra bölümlerin açıldığını kaydetti.
Demirhan, 2016’dan sonra akademi için gerekli olan bir yönetmelik değişikliği yapıldığını anımsatarak, yapılan değişiklikle başka bir dilde tez yazılabilmesi için jüride görevli olanların ve tez danışmanının dil yeterliliğinin 100 üzerinden en az 80 puan olması gerektiği şartının getirildiğini kaydetti.
Bunun genel bir düzenleme olduğunu, Türkçe dışında yazılabilecek tezlerde bu şartın arandığını ifade eden Demirhan, “Fakat Kürtçe için şöyle bir dolaylı engel oluştu. Kürtçenin henüz İngilizce, Arapça gibi ulusal düzeyde bir sınavı yapılmıyor. Sınavı yapılmadığı için de belki de o zaman o yönetmeliği yapan hocalarımızın dikkatinden kaçan bir husustu. Dolayısıyla bu şekilde dolaylı bir engel oluşmuş oluyordu.” ifadelerini kullandı.
Demirhan, şöyle devam etti:
“DÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç’un talimatları doğrultusunda yönetmelikle yapılan değişiklikle dil sınavı yapılamayan diller ve lehçeler için düzenleme yapıldı. Sadece Kürtçe değil, Zazaca olsun, başka diller olsun. Bütün bunlar için bir düzenleme yapıldı. Artık isteyen tezini Kürtçe de yazabilir. Yeni yönetmelikle bu durum aşıldı.”
Yönetmeliğin çok önemli olduğunu aktaran Demirhan, düzenlemenin, dilin gelişimine akademik bir katkı sağlayacağını anlattı.
Demirhan, “Diller ve benzeri temel hakların, siyasetin dışında haklar olarak değerlendirilmesi gerekiyor. Bu meseleye de akademik olarak bakılması lazım. Üniversitemiz de bu konuya akademik bir yönden baktı ve Rektörümüzün talimatıyla sorunu bu yönüyle çözme iradesini ortaya koydu.” diye konuştu.
Bir akademisyen olarak sorunun çözülmesinden memnun olduğunu dile getiren Demirhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Daha önce bırakın Kürtçe bölümünün olmasını, belli alanlarda ciddi yasaklar vardı. Şimdi üniversitelerimizde akademik düzeyde lisansüstünde bölümler açıldı. Master, doktora öğrencileri mezun oluyor. Bu alanda doçentliğini alanlar oldu. Eksik olan bir şey tamamlanmış oldu. Bu yönüyle de faydalı bir düzenleme olarak değerlendiriyorum. Bu, zaman zaman siyasete malzeme haline de geliyordu. Küçük bir takım dokunuşlarla bazı şeyler rahatlıkla düzeltilebilir. Üniversitemizin iradesiyle bu düzeltilmiş oldu. Olumlu karşılıyoruz. Nasıl ki İngilizce, Arapça için, başka bir dil için o dillerde eser vermek önemliyse, o dillere katkı sağlıyorsa burada da Kürtçe için önemli olacak. Bu çalışma evrensel bilgiye katkı sağlayacak, diye düşünüyorum.”
“Akademik çalışmaların aynı dil ve lehçelerde devam ettirilmesi en doğru olanı”
Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir de üniversitenin Kürtçe tez yazımının önünü açan bu kararının çok önemli olduğunu söyledi.
“Farklı dil ve lehçelerde ders veren programlarda tez ve benzeri akademik çalışmaların aynı dil ve lehçelerde devam ettirilmesi en doğru olanı.” diyen Tekdemir, şöyle devam etti:
“Hatta hangi dil ve lehçelerde akademik çalışma ve kariyer planlaması talebi varsa üniversitelerin bu anlamda envanter oluşturma, hizmete aracı olma kapasitelerini ve bu türden makul talep çeşitleriyle zenginleştirmeleri gerekir. Dicle Üniversitesini Kürtçe çalışmalara olumlu katkı sunacak bu yaklaşımından ve kararından dolayı tebrik ediyorum.”
“Bu sevindirici bir gelişme”
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Diyarbakır Şube Başkanı Mahmut Aytekin ise 2015’teki düzenleme ile Kürtçe tezin önünde bir engelin kalmadığını fakat daha sonra yönetmelikte yapılan değişiklikle dolaylı olarak bir engelin oluştuğunu aktardı.
Yeni seçilen rektörle bu konu hakkında görüştüklerini anlatan Aytekin, “Rektör bey de çok çaba sarf etti, konunun takipçisi oldu. Dün itibariyle Resmi Gazete’de yayımlanan Dicle Üniversitesinin yönetmeliği ile şu anda Kürtçe tez yazımının önünde herhangi bir engel yok. Bu sevindirici bir gelişme. MAZLUMDER olarak bu süreçte bütün emek sarf edenlere teşekkür ediyoruz. Bu ihlalin ortadan kaldırılmasından dolayı da mutluyuz.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA